Beğen 1

Immortal Technique - Eyes In The Sky Türkçe Çeviri

[Nakarat: Dujeous’dan Mojo]

I am the eye in the sky

Ben, gökyüzünden

Looking at you

seni gözetleyen gözüm

I can read your mind

Düşüncelerini okuyabilirim

I am the maker of rules

Aptalların uğraştığı kuralların

Dealing with fools

yaratıcısıyım

I can cheat you blind

Senin görmeni engelleyebilirim

 

[Verse: Immortal Technique]

Yeah, my truth is the ark of the covenant buried in Ethiopia

Yeah, benim gerçeğim Etiyopya’daki ahit sandığıdır

Watch who you fucking with in Minneapolis

Bir Minneapolis-Somaliliyle uğraşırken dikkatli ol

Somalian, when I go home

Eve girdiğimde dünyadaki bildiğim tüm gerçekler kaybolur

The world I use to know is gone, and now I’ll live on my own

Ve bi başıma yaşarım

For what shall it prosper the rapper with creative control

Yaratıcı kontrol gücüne sahip bi rapçi niçin

To sign a deal with the devil and lose his soul

şeytanla anlaşma yapmaya ve ruhunu satmaya yönelir ki?

My still born first expression is cold

Ölü doğumumdaki ilk ifadem, tıpkı paraların üstündeki

Like the faces of slave masters on the paper I fold

köle efendilerinin* suratlarındaki ifadesizlik gibiydi

Subliminal racial supremacy choking me quick

Sübliminal ırk üstünlüğü beni tıpkı

Like the bedtime stories of Joseph Smith

Joseph Smith’in uyku masalları gibi hızla boğuyor

Lynch mob gunning for me, trying to murder my seeds

Sanki etrafımda beni ve gelecekteki çocuklarımı öldürmek isteyen ırkçı çeteler var

So shorty put ’em in the Nile in a basket of reeds

Ben de onları Nil’e saklıyorum, sazlık sepetlerin içine*

And now I stare in to the future with a spiritual flashlight

Ve şimdiyse ruhani bir ışıklı geleceğe bakıp

Wondering who the fuck was me in a past life

geçmişte ne sikimdim acaba merak ediyorum

Bad diet, fuck raw, die young, fast life. Same as a crash flight that took off when the  music died on your last night

Kötü diyet, kondomsuz seks, genç ölmek, hızlı yaşamak

Tell ’em the truth and they call you a traitor

Son gecende, müzik bittiğinde oluveren bir uçak kazası gibi aynen

Talk to ’em honestly and they call you a hater

Onlara gerçeklerden bahsedersen sana hain derler

Losing my composure cause the message is urgent

Sabrımı yitiriyorum, çünkü herkese bu mesajı ulaştırmalıyımh

Talking reckless, drunk on the mic, like Larry Merchant

Mikrofonda tıpkı Larry Merchant* gibi pervasız sarhoş konuşuyorum

Cursing at the serpent Sumerian demons

hain Sümer şeytanlarını lanetliyorum

Who brush their wings against the air that I’m breathin’

Kanatlarını kendi soludukları atmosferi yok etmek için çırpan

A heathen with nothing left to believe in. Even a reason from living that was forgiven by God and not religion

İnanacak hiçbir şey, yaşamak için bir sebebi bile kalmamış. Dinsizler sadece Tanrı tarafından affedilir, dinler tarafından değil

Envision Jesus risen from the dead like Horus

İsa’nın Horus gibi yeniden dirildiğini düşün

In the baptist church shaking off the rigor mortis

Kaskatı kesilmiş vücudunu Baptist kilisesinde dans ederek açtığını düşün

The borders should be illegal instead of the people

insanlar yerine, sınırlar yasa dışı olmalı

That were here before the Bible and all of its sequels

İncel’den ve sonuçlarından önce de burda olan

I speak to the detached and unrealistic

bağımsız ve gerçekçi olmayan insanlara konuşurum

That were born normal but turned socially autistic

Ben normal doğmuş ama sosyal olarak otistiğe dönmüş

We resisted homeland securities mission

Homeland Security’nin* amacına direndik çünkü

Because I know what they really envisioned

gerçekte neyi ön gördüklerini biliyorduk…

[Nakarat x2]

 

Notlar
Köle efendilerinin: Paraların üzerinde bulunun Amerikan başkanlarından bahsediyor.
Sepetlerin içine: Mısır’dan Çıkış:2.
Larry Merchant: Spor yazarı ve HBO’nun eski boks yorumcusu.
Homeland Security: ABD’de iç güvenliğe verilen isim.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz