Beğen 4

Kendrick Lamar - PRIDE. Türkçe Çeviri

Love’s gonna get you killed

Sevgi ölümüne sebep olacak

But pride’s gonna be the death of you and you and me

Ama gurur hem seni, seni.. hem de beni öldürecek

And you and you and you and me

Hem seni.. hem seni.. hem seni.. hem de beni

And you and you and you and Me

Hem seni.. hem seni.. hem seni.. hem de beni

And you and you and you and me

Hem seni.. hem seni.. hem seni.. hem de beni

And you and you and you and me and””

Hem seni.. hem seni.. hem seni.. hem beni.. hem-

 

[Kendrick Lamar & Anna Wise]

It wasn’t all to share, but there

Her şey ortak değildi, ama orda öyle:

In another life, I surely was there

Başka bir hayatta. Ve orda bulunduğuma eminim

It wasn’t all to share, but there

Her şey ortak değildi, ama orda öyle ve orda:

I care, I care

Umursuyorum, umursuyorum

 

[Kendrick Lamar]

Hell-raising, wheel-chasing, new worldy possessions

Baş belasıyım, araba manyağıyım, dünyevi mülkiyatlar işte

Flesh-making, spirit-breaking, which one would you lessen?

Bedenimi güçlendirip, ruhumu kırıyorlar, hangisinden kısardınız?

The better part, the human heart

En iyi parçası insanın, kalbi

You love ’em or dissect ’em

Ya seviyorsunuz insanları ya da parçalarına ayırıyorsunuz

Happiness or flashiness? How do you serve the question?

Mutluluk mu, gösteriş mi? Bu soruya ne dersiniz?

See, in the perfect world, I would be perfect, World

Anlayacağınız, kusursuz bi dünyada, kusursuz biri olabilirdim, ey dünya

I don’t trust people enough beyond they surface, World

İnsanlara göründüklerinden fazla güvenmem asla, ey dünya

I don’t love people enough to put my faith in man

İnsanları, onlara bel bağlayacak kadar sevmem ben

I put my faith in these lyrics hoping I make amend

Ben sözlerime bel bağlarım, ve bi değişim yaratmayı ümit ederim

I understand I ain’t perfect

Kusursuz olmadığımı anlıyorum,

I probably won’t come around

muhtemelen asla da olamayacağım

This time, I might put you down

Bu defa, sizi biraz küçümseyebilirim

Last time, I ain’t give a fuck, I still feel the same now

Geçen sefer*, hiç sikime takmamıştım, ve hâlâ aynı şekilde hissediyorum

My feelings might go numb, you’re dealing with cold thumb

Hislerim hissizleşebilir, bu baş ettiğiniz şey parmak soğukluğu*

I’m willing to give up a leg and arm and show empathy from

Bi Bacağımdan, ve bi kolumdan vazgeçip empati göstermeye hazırım:

Pity parties and functions and you and yours

acıma duygusuna, partilere, yitik fonksiyonlara, size ve sizinkilere

A perfect world, you probably live another 24*

Kusursuz bi dünyada, muhtemelen bi 24* daha yaşardınız

I can’t fake humble just ’cause your ass is insecure

Sırf sizin kendinize güveniniz yok diye, mütevazı numarası yapamam

I can’t fake humble just ’cause your ass is insecure

Sırf sizin kendinize güveniniz yok diye, mütevazı numarası yapamam

 

[Kendrick Lamar & Anna Wise]

It wasn’t all to share, but there

Her şey ortak değildi, ama orda öyle:

In another life, I surely was there

Başka bir hayatta. Ve orda bulunduğuma eminim

It wasn’t all to share, but there

Her şey ortak değildi, ama orda öyle ve orda:

I care, I care

Umursuyorum, umursuyorum

 

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

 

[Kendrick Lamar]

Now, in a perfect world, I probably won’t be insensitive

Şöyle ki, kusursuz bi dünyada, muhtemelen duygusuz biri olmam

Cold as December but never remember what winter did

Aralık ayı kadar soğuğum, ama Kış’ın neler yaptığı hiç hatırlanmaz

I wouldn’t blame you for mistakes I made or the bed I laid

Kendi yaptığım hatalar için sizi suçlamam, kendi düştüklerim için…

Seems like I point the finger just to make a point nowadays

Görünüşe göre bugünlerde, parmağımı sadece bir şeylere parmak basmak için uzatıyorum

Smiles and cold stares, the temperature goes there

Gülümsemeler ve soğuk bakışlar, sıcaklık bu aralıkta değişiyor

Indigenous disposition, feel like we belong here

Yerel halkı yerinden ettikçe onlar, biz daha çok buraya ait hissediyoruz

I know the walls, they can listen, I wish they could talk back

Duvarlardan* haberdarım, dinleyebiliyorlar bizi, keşke cevap da verebilseler

The hurt becomes repetition, the love almost lost that

Rencide etmek döngü hâline geliyor, ve sevgi nerdeyse çıkmak üzere bu döngüden

Sick venom in men and women overcome with pride

Erkek ve kadınlardaki hastalıklı zehir, gurur yüzünden galip geldi

A perfect world is never perfect, only filled with lies

Kusursuz bi dünya asla kusursuz değildir, sadece yalanlarla doludur

Promises are broken and more resentment come alive

Verilen sözler bozuldu ve dargınlık hayat buldu burdan

Race barriers make inferior of you and I

Irk duvarları seni ve beni alt tabaka gösteriyor

See, in a perfect world, I’ll choose faith over riches

Anlayacağınız, kusursuz bi dünyada, inancı seçeceğim varlığın yerine

I’ll choose work over bitches, I’ll make schools out of prison

İşi seçeceğim sürtüklerin yerine, hapishanelerden okullar yaratacağım

I’ll take all the religions and put ’em all in one service

Tüm dinleri alacağım ve hepsini tek bir çatı altında birleştireceğim;

Just to tell ’em we ain’t shit, but He’s been perfect, world

Sırf insanlara bi bok olmadığımızı söylemek için. Ama O*, kusursuzluğun ta kendisi, ey dünya

 

[Kendrick Lamar & Anna Wise]

It wasn’t all to share, but there

Her şey ortak değildi, ama orda öyle:

In another life, I surely was there

Başka bir hayatta. Ve orda bulunduğuma eminim

It wasn’t all to share, but there

Her şey ortak değildi, ama orda öyle ve orda:

I care, I care

Umursuyorum, umursuyorum

 

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

Maybe I wasn’t there

Belki de orda hiç bulunmadım

 

Notlar

Geçen sefer: Bu mücadeleye benzer bi tema U şarkısında da vardı, bundan bahsediyor.
Parmak soğukluğu: Raynaud Fenomeni’ne referans.
24: 80’lerde şehir içinde yaşayan siyah erkeklerin 24-25 yaşına kadar yaşam beklentisi vardı(kaynaksız bir çalışmaya göre). Ya bundan bahsediyor, ya da Ice Cube’ün It Was A Good Day şarkısındaki “önümüzdeki 24 saat içinde sağ kalabilecek miyim?” sorusunu cevaplıyor.

Duvarlardan: Kendrick’in These Walls(Bu Duvarlar) adlı parçasına

O: Tanrı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış.

Yorum Yaz